Nawrocki, törende yemin ederek 2 dönem Cumhurbaşkanı olan Andrzej Duda’dan görevi devraldı.
Yaptığı konuşmada göç, Avrupa Birliği (AB) ve yargı reformu konularında mesajlar veren Nawrocki, “düzensiz göç” ve Polonya’nın avro para birimini benimseme ihtimaline karşı çıkacağını belirtti.
Polonya egemenliğinin savunucusu olarak kendini konumlandıran Nawrocki, AB içinde ama onunla özdeşleşmeyen, kimliğini koruyan bir Polonya isteyen vatandaşları temsil edeceğini söyledi.
Nawrocki, Polonya’nın Batılı müttefiklerine olan bağlılığına da değinerek “En önemli ittifaklarımızı, özellikle ABD ile olan ittifakımızı destekleyeceğim.” dedi.
Yargıyla ilgili olarak Nawrocki, “Polonya’nın hukuk düzenini baltalayan” hakimleri aday göstermeyeceğini veya terfi ettirmeyeceğini bildirdi.
Polonya Başbakanı Donald Tusk ise sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda başbakanlık görevi boyunca 3 cumhurbaşkanıyla çalıştığına işaret ederek “Dördüncüyle nasıl olacak? Üstesinden geliriz.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Karol Nawrocki (solda) ve eşi Marta Nawrocka. AFP
POLONYA’DA CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ
Polonya’da 1 Haziran’da yapılan cumhurbaşkanı seçiminin çekişmeli ikinci turunda kazanan, oyların yüzde 50,9’unu alan muhafazakar tarihçi Karol Nawrocki olmuştu. Seçim öncesi anketlerde az farkla önde gösterilen Varşova Belediye Başkanı Rafal Trzaskowski ise yüzde 49,1’de kalmıştı.
Cumhurbaşkanı seçiminin ikinci turu, Polonya’da Donald Tusk hükümeti ile muhalefet arasında, özellikle AB ilişkileri, yargı reformları, kürtaj yasaları ve Rusya-Ukrayna Savaşı gibi konularda yaşanan çekişmelerin gölgesinde yapılmıştı.
Siyasi analistler, AB’ye mesafeli yaklaşımıyla bilinen ve ABD Başkanı Donald Trump’ın politikalarından esinlenen Nawrocki’nin cumhurbaşkanlığı döneminde veto yetkileriyle Tusk liderliğindeki koalisyon hükümetini zorlayabileceğini belirtiyor.